11 Ekim 2014 Cumartesi

İslamoğlu Tef. Ders. KADİR SURESİ (03-05) (194-B)b



a sayfasından devam

3-) LeyletülKadri hayrün min elfi şehr;

Kadr gecesi, bin aydan (seksen yıllık ömür) daha hayırlıdır! (A.Hulusi)

3 - Bin aydan hayırdır o kadir gecesi. (Elmalı)


LeyletülKadri hayrün min elfi şehr kadir gecesi bin aydan daha hayırlıdır. Evet, kadir gecesini şimdi bildik, şimdi öğrendik. Bunun anlamı şu değil bin aydan daha hayırlı ama bin bir aydan daha hayırlı değil. Hayır burada ki bin rakamı kesretten kinayedir. Kur’an da da kullanılır lev yu'ammeru elfe sene. (Bakara/96) ister ki bin yıl yaşayayım. Mesela burada kinaye olarak kullanılır. Dolayısıyla işte bir günün bin yıla bedel oluşu gibi orada da kinayedir. Yani bin rakamı Kur’an da kinaye olarak kullanılır.

Bu manada bunun anlamı şudur. 1.000 ay 83 küsür yıl eder. yani bir ömür. Kadir gecesi bir ömürden daha hayırlıdır demektir bu. Bir ömre bedel gece demektir. Bir gece düşünün ki bir ömre bedel. İşte bunun anlamı bu. Zamanların en hayırlısı manasına da gelir, bir ömre bedel manasına da gelir.

Peki bir ömre bedel gece acaba tarih içerisinde bir gece mi? Yani zamandan mı alıyor bu gece değerini. Bir ömre bedel bir gece, ne müthiş bir şey bu. Peki de bu gece değerini nereden alıyor? Eğer değerini zamandan alsaydı bu gecenin güneş takvimine ait bir gece olması lazımdı, sabit bir gece olması lazımdı. Oysa ki ramazan her sene 10 gün 10 gün atarak gelir. 33 senede de devrini, çevrimini tamamlar. Yani hiçbir sene tuttuğumuz oruç diğer senenin aynısına gelmez. 10 gün atması da çok ilginçtir çünkü kadir gecesini son 10 günde beklememiz isteniyor. Yani adeta beklediğiniz geceyi attırıyor, atıyor, iki sene aynı gelmiyor 33 yılda çevrimini tamamlıyor.

Bu sabit bir gece değil ki zamandan alsın değerini. Vahyin indiği gece ise eğer ki o gece. Vahyin indiği gece tarih içerisinde belli bir gece bir yıl, 365 gün içinde bir gün olmalı o. O geceye tesadüf etmesi için, tevafuk etmesi için ise 365 yıl lazım. 365 yıl Ramazan tutmak lazım yani o bir geceye tevafuk etmesi için. Eğer biz bir gün üzerinden, bir gece üzerinden düşünürsek.

O gece biliniyordu hiç şüphesiz Allah resulü pazartesi olduğunu unutmamıştı. O geceyi Allah resulü nasıl unutur, hayatının dönüm noktası. Böyle bir şey unutulur mu? Peki Allah resulü niye ashabına hiç bu geceyi haber vermedi? Ne kadar sordularsa hiç haber vermedi. Ashab rüya gördü rüyalarınız birleşiyor demek ki onu Ramazanın son 10 gününde veya son bir haftasında arayın dedi, ama şu gündür demedi.

Aslında Allah resulünün kastı onu bir gecede zamanın sabit bir noktasında aramanın yanlışlığıydı. Çünkü zaten Ramazan ay takvimi ile geliyor güneş takvimiyle değil ki sabit bir zamana işaret etsin. O zaman kadir gecesinin değeri kadir gecesinden kaynaklanmıyor. O gece de olan şeyden kaynaklanıyor. Ne oldu o gece de? Kur’an inmeye başladı. Demek ki Kur’an indiği geceyi bir ömre bedel kılıyor. Buradan hangi sonuca varıyoruz? Ey insan senin kadir gecen Kur’an ın ruhuna indiği, hayatına indiği, Akleden kalbine indiği gecedir. Eğer Kur’an dan bir pasaj daha senin hayatına, senin aklına inmişse o gece senin kadrindir. İndiği geceyi bir ömre bedel kılan Kur’an sana inerse seni ne kadar değerli kılar hiç düşündün mü? Sana ne değer katar hiç düşündün mü? Bir de böyle düşün ey insan.

Hatta tam sözün burasında Kur’an ın bize haber verdiği ilginç bir şeyden de bahsetmek isterim. Kur’an kafirlerin dünya hayatına bakışını ahiretten kendi ağızlarından verir. Onlara dünyada ne kadar kaldınız diye soracaklar;  lebisna yevmen ev ba'da yevm. (Mü’minun/113) bir ayette böyle diyor. Biz dünyada bir gün ya da yarım gün, yani bir gece kaldık. Çok ilginçtir bir gün ya da yarım gün kaldık diyecek insanlar. Kur’an da 4 yerde var bu. İçinde imanın ve vahyin olmadığı bir ömür bir gece kadar bereketsiz, içinde vahyin indiği bir gece bir ömür kadar bereketlidir diyor Kur’an açıkça bize söylediği bu. Kadir suresinin de bize verdiği ders açıkça budur. Yoksa o gece sabit bir gece değildir o gece değerini de kendisinden almamaktadır, inen şeyden almaktadır, yani vahiyden almaktadır.

Öyle olmasaydı bir o geceyi kameri aylar içinde değil güneş yılı içerisinde aramamız lazımdı. O zaman zaten o gece tarihte Miladi 610 yılının Ramazan ayının, yani ağustos ayının bir pazartesi gecesine tevafuk ediyordu Bir o zaman o ağustos ayının hep o pazartesini tespit eder bulur tamam bugün kadir der ve hiç 33 yılda bir deveran eden, gezen ay takviminde kadir gecesi aramazdık. Eğer her 10 gün gezen, 33 yılda bir devrini tamamlayan Ay takviminde kadir gecesi arıyorsak. Bizim aradığımız aslında Kur’an dır, vahiydir. Vahit bize nazik olursa o bizim kadrimiz olur. Nazil olduğu geceyi bir ömre bedel kılar. Ya bir ömre nazil olursa? O zaman işte ebedi saadet olur. Cennet odur zaten bu surenin verdiği ders budur.


4-) Tenezzelül Melâiketü ver Rûhu fiyha Biizni Rabbihim min külli emr;

Melekler ve Ruh Onda tenezzül eder, Rablerinin izni ile her hükümden. (A.Hulusi)

4 - İner peyderpey melâike ve ruh onda, izniyle rablerinin her bir emirden. (Elmalı)


Tenezzelül Melâiketü ver Rûhu fiyha Biizni Rabbihim melekler beraberlerinde ruh olduğu halde o gece rablerinin izni ile inerler de inerler. Beraberlerinde ruh olduğu halde ne demek? Ver Rûh diyor. Melaike ve ruh. Ver Rûh’u Cebrail diye anlayanlar olmuş otoritelerimiz içerisinde. Oysa ki Rûh Kur’an da vahiy anlamına da gelir. mesela Nahl/2. ayetinde, Şûrâ/52. ayetinde tam vahiy manasında kullanılıyor. Burada bağlama uygun olan da bu. Çünkü bu sure vahiy ile ilgili bir sure. O gün Meleklerle beraber indirilen sözün ruhu olan vahiydir. Vahyi indirirler. Zaten o gece de vahiy indirmişlerdir. Meleklerin kortejliği eşliğinde vahiy meleği Cebrail vahyi, sözün, hayatın ruhu olan vahyi indirmiştir.

Peki nedir o? min külli emrin yani hayatın her alanına dair vahyi indirirler. Sosyal yaralarımıza, siyasal yaralarımıza, ekonomik yaralarımıza, ailevi yaralarımıza, bireysel yaralarımıza, toplumsal yaralarımıza, hayatın hangi alanı olursa olsun tüm alanlarına dair bize ilaç indirirler, çıkış yolları indirirler, anahtarlar indirirler. Yani saadetin anahtarlarını indirirler.

[Ek bilgi; yani, ruhani ve nefsani kuvvetler, daha doğrusu semavi ve arz menşeli melekutlar ve ruh “her işi için” iner dururlar. Yani, her iş dolayısıyla inerler. Bundan maksat da, bütün eşyayı, varlıklarını, zatlarını, sıfatlarını, özelliklerini, hükümlerini ve hallerini bilmeleri, bunları idare edip emirleri altına almalarıdır. (İbn Arabi-Te’vilat)]



5-) Selâmun, hiye hattâ matle'ılfecr;

Selâm (hakikati yaşatarak); tâ ki Fecr'in doğmasına kadar (Hakikatin zuhuru ile şuurun vechi tanımasına kadar). (A.Hulusi)

5 - Bir selâmdır o tâ tan atana kadar. (Elmalı)


Selâm o sabaha kadar sürecek selamdır. Mutluluğun barışın ve saadetin anahtarıdır bu indirilen şeyler. Aslında min külli emrin Selâm beraber okumak lazım. Hayatın her alanına dair mutluluğun anahtarlarını indirirler. Vahiy mutluluğun anahtarlarıdır hayatın her alanına dair.

hiye hattâ matle'ılfecr ne zamana kadar sürer bu? ta ki sabah oluncaya kadar, şafak atıncaya kadar, fecr doğuncaya kadar sürer. Gece işte böyle biter. Nasıl biter gece? Vahiyle biter. İnsanlığın kararan gecesi ancak vahiyle aydınlanır. Bu sabah vahyin indiğinde yüreklerin karanlığını yok ettiği bir sabah olsa gerek. Böyle anlaşılabilir. Cahiliye gecesi vahyin aydınlığı altında bitmiştir.

Veyahut ta 2. bir şekilde de anlayabiliriz; Dünya hayatı bir gecedir ahiret bir gündüz. Yani yeniden diriltildiğimizde bir sabahı göreceğiz. Öyle bir sabah ki her şey, bugün iman ettiklerimizi o gün göreceğiz. Yakıyn diyor ya Kur’an ölüm için. Ölüm neden Yakıyn dir? çünkü bize burada gayb olan şeyler orada yakıyn olacak ta onun için. Yani artık göreceğiz. İman ettiklerimizi göreceğiz. Dolayısıyla hayat gecesini aydınlatan Kur’an bu geceye indiği zaman bir ay ışığı gibi geldiği zaman işte bu gece insan için saadet olur, selâm olur, sonsuz bir saadet olur. Ne zamana kadar? hiye hattâ matle'ılfecr ahiret sabahı oluncaya kadar. Zaten dünya gecesini vahiy ayının ışığı altında doğru yürüyerek geçirmişse bir insan, doğru yolu bularak yürümüşse ahiret şafağı attığında, sabahı olduğunda da varacağı yer cennet olacaktır.

Rabbim hepimizin akıbetimizi cennet etsin. Vahyin bir gecesine inip o geceyi bir ömre bedel kıldığı vahyi anlayan, vahyi yaşayan, vahyi her bir hücresine giydiren ve Kur’an a kurban olan kullarından kılsın.


Ve ahiru davahüm enil hamdülillahi rabbil alemiyn

Çağrımız ve davamız Âlemlerin Rabbi olan Allah’a hamd’adır.

Kadir suresinin sonu.
           Kadir suresini toplu olarak BURADA bulabilirsiniz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder